Avedis Hilkat Kevork
Kadıköy Moda'da doğdu. İlkokulu Aramyan Unciyan ve Moda Okulu'nda, sonraları Saint Joseph'de okudu.1968 yılında Kapalıçarşı'da kuyumculuk imalatı ile iş hayatına atıldı. 1970- 1973 yılları arasında İstanbul İl İzci Kurulu'na bağlı olan Hızır Reis Ergin İzci Ocağı'nda deniz izciliği yaptı. 1973'de askere gitti, 1974 yılında ise yirmi aylık vatani borcunu tamamladı.1975'de iş hayatına kuyumculukla başladı ve aynı yıl Şake Ohannes ile evlendi. 1976 yılında oğlu Arno, 1981'de ise kızı Aslin dünyaya geldi.
1984 yılında Kınalıada'ya yerleşmeye karar verdi. İçindeki doğa, deniz ve ada sevgisi ile sosyal alanda da aktif oldu. Sırasıyla Kınalıada Su Ürünleri Kooperatifi Yöneticiliği, Anavatan Partisi Adalar İlçe Yönetim Kurulu Üyeliği ( 3 dönem) , Kınalıada Spor Kulübü Yöneticiliği, Ada Spor Sağlıklı Yaşam Derneği Başkanlığı, Adalar Kent Konseyi Üyeliği, Kınalıada Güzelleştirme Derneği Yöneticiliği, CHP Adalar İlçe Bşk. Yardımcılığı ve Türk Kızılayı Adalar Şb. Yöneticiliği gibi pek çok görevi üstlendi.
Ada Gazetesi köşe yazarlığı, Adalı Dergisi, Son Vapur, Agos, Marmara, Jamanak Taraf Gazeteleri gönüllü adalar muhabirliği yapmaktadır. Türkiye Ermenileri Patriği ll. Mesrop ve Genel Vekil Baş Episkopos Aram Ateşyan tarafından topluma yaptığım olumlu çalışmalardan dolayı onur belgesi ile ödüllendirildi. Halen bağımsız olarak siyaset yapmaktadır.
Nubar Acemyan
Fazıl Ahmet Aykaç
Kınalıadalı şair, yazar, eğitmen, milletvekili ve Fecr-i Âti edebî topluluğu üyelerinden Fazıl Ahmet Aykaç, İkinci Dünya Savaşı yıllarında, çok sevdiği şair dostu Yahya Kemal Beyatlı'nın sık sık Büyükada'ya gidip, kendisini ziyarete gelmemesine kırılırdı. Şair dostuna şiir yoluyla sitem ederken, ünlü Viranbağ şiirine de gönderme yaptı: "Uğramadın bu yaz bize hiç Kemal / Neyi bekliyorsun sanki güzü mü? / Bizi unutturdu sana ihtimal / Gene bu Viranbağ'ın ekşi üzümü / Cidden bir şey oldu sana bu sene / Eski dostlarını bıraktın bütün / Canım Kınalı'ya kadar gelsene / Ekmek vesikanı alıp da bir gün". Şiirlerinde mizaha sıkça yer veren Fazıl Ahmet Aykaç'ın ve eşinin Kınalıadalı kimliği neredeyse yüz yıl öncesine dayanıyor. Bahçesinde üç büyük dut ağacı olan, merdivenin tırabzanına sarılı hanımelinin gelenleri olağanüstü kokusuyla karşıladığı üç katlı ahşap bir evleri vardı. Fazıl Ahmet Aykaç bugün Kınalıada'daki bir caddeye verilen ismiyle anılıyor. İki şiire konu olan ünlü Viranbağ ise son yıllarda Eskibağ diye adlandırılıyor...
Nüktedanlığı ve sohbetlerindeki lezzet hemen herkes tarafından dile getirilen Fazıl Ahmet Aykaç Kınalıada'nın simgesi olmuş, başta İhap Hulusi olmak üzere pek çok dostunu Ağasi Evi, Fazıl Ahmet Aykaç Caddesi No: 23'deki evde ağırlamıştır.
Tolga Acarlı
Kirkor Purtyan
1935 İstanbul doğumlu Kirkor Purtyan, orta okulda boksa başladı ve Beyoğluspor kulübüne girdi. 1956-57 sezonunda hiç yenilgisiz 25 maç yaptı ve İstanbul birinciliğini kazandı. Maçların çoğunu nakavt ve teknik nakavtla kazanmıştı. 62 kilonun bu yetenekli boksörü 60’lı yılların ortalarında faal sporculuğu bıraktı.
Todori Yordanidis
Salvatore Valeri
Romanın biraz güneyindeki bir deniz kasabası olan Nettuno'da doğdu. Roma'da San Luca Akademisi'nde resim öğrenimi gördü. 19 yüzyıl sonlarında Sanayi-i Nefise Mekteb-i Alisi'nin (Güzel Sanatlar Akademisi) kuruluşu sırasında İstanbul'a geldi ve bu okula yağlıboya resim hocası olarak girdi. II. Abdülhamid'in şehzadelerine de resim dersi versi. 1890 yılında padişah tarafından “Osmani” nişanı ile ödüllendirildi. 1901-1904 arasında açtığı çeşitli sergilerle büyük beğeni kazandı. Kınalıada’ya yerleşti ve yalı sahilinde altında kayıkhanesi bulunan, tavanları süslemelerle dolu zarif bir evde oturmaya başladı (bugün yerinde bir apartman var)Çalışmalarına burada devam ederken yaptığı “Saka” , “İstanbul Çingeeneleri”, “Zeybek” gibi yapıtları büyük ses getirdi.
Kınalıada'da Valeri Yalısı'nı inşa etti. 1915'te İtalya'ya geri döndü. Nettuno'da öldü.