Büyükada
Salı, 20 Eylül 2011 15:08

Keke Petro

Kategori Adalı Sporcular
Cuma, 22 Nisan 2011 01:11

Bakkal Muizi ve Bakkal Leoni

Bakkal Muizi sessiz, sakin, kendi halinde bir adamdı. Büyükada'da, bugünkü dönerci Mahmut'un olduğu yerdeki iki katlı ahşap binanın alt katındaydı dükkânı. Tek bir ampulle aydınlanan dükkân silme ördekbaşı yeşiline boyalıydı. Her zaman ütüsüz olan pantolonunun üstüne bir iş gömleği giyen Muizi'nin en önemli işi kahve satmaktı. Adanın tek kahve değirmeninin yer aldığı dükkânda içmek isteyenlere mis kokulu kahve servisi de yapılırdı. Muizi'nin çarşıda bugünkü baharatçının yanında bir dükkânı daha vardı. Dükkânı Bolulu Hüseyin lokanta olarak kullanıyordu ama tek kızını evlendirmeye karar veren Muizi onu çıkardı, binayı drahoma olarak damat adayı Leonidas'a verdi. Düğünden sonra Leonidas orayı muhteşem bir bakkal dükkânı haline getirdi.

Adadaki üç-dört Türk bakkalın dışındaki tüm bakkallar Rum'du. Dükkânın üst katını da ev olarak kullanan genç ve yakışıklı Leonidas, mal çeşitliliği ve estetik açıdan adanın en güzel bakkal dükkânını açmıştı.

Kategori Adalılar
Perşembe, 15 Eylül 2011 12:25

Komet (Gürkan Coşkun)

1960-1967 yılları arasında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'nde eğitim gördü, Halil Dikmen ve Zeki Faik İzer atelyelerinde çalıştı. 1971'de devlet bursuyla gittiği Paris'e yerleşti. Burada Vincence Üniversitesi Plastik Sanatlar Bölümü'nde eğitim gördü. 1960-1967 yılları arasında İDGSA Resim Bölümünde öğrenim gördü. Halen yaşamını İstanbul ve Paris'te sürdüren ressam, ilk sergisini 1974'te Fransa'nın Rouen şehrinde açtı.[1] Türkiye'de on beş, Paris'te dokuz, Viyana, Salzburg, Lozan ve Brüksel'de ise birer kişisel sergi açan ressam ayrıca pek çok uluslararası sergiye katıldı.[2] Genelde hayal ile gerçeği harmanlayan eserler verdi. Önceki yıllarda çeşitli dergilerde yer almış şiirleri, 2007 yılında kitap olarak yayınlandı. "Kuyruklu yıldız" anlamına da gelen Komet adını, bir müzik grubundan esinlenerek aldı, daha çok bu isimle anılır. Ender gravür ustalarındandır.
Kategori Adalı Ressamlar
Cumartesi, 17 Eylül 2011 01:19

Ayşe Azra ve Kemal İnal

1945 yılından vefat ettiği 1966 yılına değin Vehbi Koç'la birlikte çalışan, İstanbul Ford bayiliğinin ilk yöneticisi, Otosan'ın murahhas azası ve Koç Holding'in ilk birkaç isminden biri olan Kemal İnal çocukluk yıllarından itibaren Büyükadalı'ydı. Çok genç yaşta evlendiği eşi Ayşe Azra İnal ressam olmak istiyordu. Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'ne gitti, Beşiktaş'ta aralarında Nuri İyem'in de olduğu bazı ressam arkadaşlarıyla stüdyo kurdu ve resim yapmaya koyuldu. Ancak Büyükada'nın genç karı kocanın hayatında her zaman ağırlıklı bir yeri vardı. Ayşe Azra ve Kemal İnal yazları mutlaka Büyükada'da geçirir, her fırsatta küçük sandallarına atlayıp adanın tadını çıkarır, bir adalı gibi yaşarlardı. Eşinin erken vefatından sonra, Ayşe Azra İnal, bu misyonu tek başına sürdürdü. 5 beygirlik kıçtan takma motorlu küçük sandalıyla tek başına adanın arkasındaki koylara gider, denize girer, midye çıkarıp çocuklarına nefis yemekler hazırlardı. Bu yolculuklarında resim malzemelerini de yanından ayırmaz canının çektiği yerde karaya çıkıp şövalesini kurar ve ada tabloları yapardı. Bazıları Anadolu Kulübü'nde olmak üzere pek çok sergi açtı. Ayşe Azra İnal, 70'li yaşlarında bile bu yaşam biçimini değiştirmedi, 1998'de hayata veda etti.
Perşembe, 15 Eylül 2011 12:18

Erol Eti

Türk duvar ressamı. Tatbiki Güzel Sanatlar Okulu'nu bitirip (1961), aynı okulda asistanlığa başlayan Erol Eti, Stuttgart'ta iki yıl uzmanlık çalışması yaptı. Yurda dönünce Tatbiki Güzel Sanatlar Okulu'nda öğretim görevliliğinde (1970), Dekoratif Resim Bölümü Başkanlığında (1975) ve müdürlükte (1975-1979) bulundu. Duvar süslemeciliği alanında çeşitli yarışmalar kazanıp, Büyük Ankara Oteli'nde, İstanbul Sheraton Oteli'nde, ve diğer otellerde uygulamalar yaptı.
Kategori Adalı Ressamlar
Çarşamba, 14 Eylül 2011 14:18

Muzaffer Kalfa

Büyükada'da kendine yaptığı evde A. Behramoğlu oturuyor.
Pazartesi, 19 Eylül 2011 21:49

Kaptan Faik Kul

Büyükadalı Kaptan Faik Kul, güzeller güzeli Fenerbahçe şehir hatları gemisini ta İskoçya Glasgow'dan teslim aldı. Gemiyi okyanusta Fransa, İspanya ve Portekiz açıklarından geçirdi, Cebelitarık'tan Akdeniz'e soktu ve bütün Akdeniz'i boydan boya aşarak Marmara Denizi'ne salimen ulaştırdı. Kaptan 3 bin 500 millik uzun yolculuğun son aşamalarındaydı. Büyükada yakınlarından geçerken vapurun düdüğünü uzun uzun öttürüp adalı arkadaşlarını selamladı. Rize kökenli Faik Kul, alaydan yetişmesine karşın İstanbul Denizcilik İşletmesi'nin en önemli, iyi, sevilen ve güvenilen kaptanlarındandı. Hava koşulları, rüzgâr, dalga, akıntı nasıl olursa olsun vapuru iskeleye, bir trenin gara girişi kadar rahat ve mükemmel yanaştırırdı.
Oturaklı, ağırbaşlı ve yakışıklıydı. Bir yerden geçtiğinde bakışlar ona odaklanırdı. 1952 yılında İtalya'da yaptırılan Paşabahçe gemisini İstanbul'a getirme görevi ona verilmişti. Aynı yıl İskoçya'nın Glasgow kentinde yapılan Fenerbahçe ve Dolmabahçe adlı efsanevi gemileri getirecek kaptanlar arasında o da vardı.
Bugün Faik Kul'un değil ama tıpkı kendisi gibi Büyükada Mezarlığı'nda yatan Türkiye Denizciler Sendikası Genel Başkanlığı ve milletvekilliği yapmış oğlu Emin Kul'un adı Şehirhatları gemilerinden birinde yaşatılıyor. Son seferini yapan Fenerbahçe gemisi ise 22 Aralık 2008'deki veda turundan bu yana Rahmi Koç Müzesi'nde sevenleriyle yeniden buluşmak için hazırlanıyor.

Büyükadalı ressam Ayşe Mukaddes Yıldırım’ın anılarında Kamil bey hakkında verdiği bilgi:

“Sultan Azizin Teşrifat Nazırı Kamil Bey büyük dedemdir. Ailem bir asırdan fazla zamandır Adalıdır. Dedem Harun Aziz bey Büyükada Müjde sokaktaki 7 numaralı köşkü İngilizler’den satın almıştır. Büyük dedem Kamil Bey Büyükadayı çok sevmiş ömrünün son yıllarını Büyükada’da geçirmiştir. Sultan Azizin Teşrifat Nazırı Kamil Bey ada hayranıdır. Kamil Bey sarayda doğruculuğu ile tanındığından kendisine Mahşer Midillisi lakabı takılmıştır. Nazırın zamanın sadrazamı Ali Paşa’nın meclisinde geçen nükteli ve hicivli konuşmaları Nizam Caddesine ismini veren Nizami Beye ait kitapta geçmektedir.”

Büyük dede Kamil Bey’in Sultan Aziz zamanı ressamlarından Amedeo Prezisi tarafından yapıldığının tahmin edildiği yağlı boya portresi Adalar Müzesi’ne Ressam Ayşe Mukaddes Yıldırım'ın kuzeni Yurdaer Erşan tarafından Erşan ailesi adına Adalar Müzesi'ne bağışlanmıştır.

Çarşamba, 14 Eylül 2011 23:42

Janet & Jak Esim

Doğma büyüme Büyükadalı olan Jak Esim 1970'li yıllardan itibaren Sefarad şarkılarıyla ilgilendi. Evlendikten sonra eşinin de katılımıyla yaşlılardan derleyerek Judeo, Espanyol ve Ladino Sefarad şarkılarının yeniden yaşamasını sağladı. “…1960’lı yıllarda Adalar’da azınlıkların ve Rumların çoğunlukta olduğu dönemlerde gençler, özellikle de Rumlar ellerinde gitarlar, buzukiler ile gezerler, yollarda, çamlıkta şarkı söyler ve çalarlardı. O günler çok güzeldi ve insan o günleri arıyor tabii... Ayrıca açık hava sinemaları vardı ve her sinema gösteriminden önce gençler toplanır, konser verirlerdi.”
Sayfa 11 / 16
Buradasınız: Home Adalar Büyükada